Yeni göreve başlayan genel müdürle hizmetli arasında geçen bir konuşmayı aktaracağız. Genel Müdürlük binasında bir sabah, genel müdürün odası.
Ali Efendi (Odacı / Hizmetli) – 25 yıldır kurumda çalışan, güler yüzlü, işini seven biri.
Genel Müdür ( Ahmet bey) – Yeni atanmış, genç ama deneyimli bir yönetici.
Ali Efendi:
Ahmet bey, kahvenizi nasıl alırdınız? Sade mi, sade mi?
Genel Müdür:
Sade olsun Ali Efendi, teşekkür ederim. Bu arada siz uzun zamandır buradaymışsınız, değil mi?
Ali Efendi:
Evet efendim, tam yirmi beş yıl oldu. Sizden önce beş genel müdür gördüm, kimisi çok sertti, kimisi babacan.
Ama hepsi geldi geçti, biz burada hizmete devam ettik efendim.
Genel Müdür (gülümseyerek):
Demek kurumun hafızası sizsiniz. O zaman bana da biraz rehberlik edeceksiniz galiba.
Ali Efendi:
Estağfurullah efendim. Biz elimizden geldiğince yardımcı oluruz.
Ama bir şey diyeyim mi?
Kurumun en çok ihtiyaç duyduğu şey, insanların birbirini dinlemesidir.
Genel Müdür:
Doğru söylüyorsunuz. Masanın öbür tarafında oturunca bazen insan sesi duymak bile zorlaşıyor.
Kapım herkese açık, siz de dahil.
Ali Efendi (mütevazı bir tebessümle):
Sağ olun efendim, insan böyle sözleri duyunca çalışmanın bir anlamı olduğunu hissediyor.
Ben kahvenizi getirip dosyaları bırakayım, sonra toplantı varmış galiba.
Genel Müdür:
Evet, ama önce şu kahveyi beraber içelim.
Belki siz bana şu kurumun eski günlerinden biraz bahsedersiniz, olur mu?
Ali Efendi:
Olur efendim… Hem kahve, hem muhabbet güzel gider.
Eskiden herkes birbirine “kolay gelsin” derdi. Şimdi insanlar çalıştığını bilmiyor gibi.
Genel Müdür (düşünceli):
Belki de yeniden o samimiyeti kurmak bizim işimizdir, Ali Efendi.
Ali Efendi, bu odanın kliması çok soğuk, neden hâlâ 22 derecede?
Ben sıcak insanım, 24 olsun.
Ali Efendi:
Efendim, önceki genel müdür de “ben soğuk severim” demişti, üç gün sonra grip oldu.
Dördüncü gün de müsteşar arayıp “makam boş mu?” diye sordu.
Yani hava değil, sistem soğutuyor insanı!
Genel Müdür:
(hafif şaşkın) Hmm… İlginç bir yorum.
Genel Müdür: (gülerek):
Sen epey tecrübelisin Ali Efendi.
Bakalım benden memnun kalacak mısın?
Ali Efendi: Ben efendim herkesten memnun kalırım,
Yeter ki siz de “bugün koltuğu değiştirelim” diye güne başlamayın.
Genel Müdür: O kadar mı sık değişti buradakiler?
Ali Efendi: Efendim, bu koltukta siz altıncı kişisiniz.
Bir önceki “tasarruf edeceğiz” dedi, koltuk değişti;
ondan önceki “yenilik getireceğim” dedi, kurum eski haline döndü.
Siz ne diyorsunuz?
Genel Müdür: Ben “istikrar getireceğim” diyorum!
Ali Efendi: O zaman ben kahveleri getireyim efendim.
Zira istikrar en zor sindirilen şeydir bu binada!
 
             
             
                             
                             
                            



 
             
             
                 
                 
                 
                