Yeni Şafak yazarı Ahmet Ünlü, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanlığı’na yeniden dört yıllığına atanan Prof. Dr. Erol Özvar’a önemli bir çağrı yaptı. Ünlü, köşe yazısında üniversitelerde yıllardır çözüm bekleyen ve kangrene dönüşen yedi kritik başlığı tek tek masaya yatırdı; sistematik reform çağrısında bulundu.

Ünlü’nün altını çizdiği başlıklar şöyle: kişilere özel ilanlar, üniversitelerdeki nepotizm (eş, dost atamaları), Sayıştay raporlarının dikkate alınmaması, sözlü sınavlarda objektif kriter eksikliği, sınavsız atamalar, rektör atama ve görevden alma süreçlerinde başarı kriterlerinin belirsizliği ve rektör atamalarındaki yasal boşluklar.

Kişiye özel ilanlar hala sürüyor

Ünlü, yıllardır gündemde olan ve akademik kadrolar için çıkarılan “kişiye özel ilanlar”ın halen devam ettiğini hatırlatarak, YÖK’ün kalıcı bir çözüm için sistem kurması gerektiğini savundu. “Bazı ilanlarda neredeyse sadece alınacak akademisyenin adı yazılmıyor” ifadelerini kullanan Ünlü, kontrol mekanizması ve caydırıcı yaptırım eksikliğine dikkat çekti.

Nepotizme geçit verilmemeli

Üniversitelerdeki “eş dost atamaları” yani nepotizm sorununun hâlen sürdüğünü, özellikle yeni açılan üniversitelerde hak yenilenlerin feryatlarının arttığını belirten Ünlü, bu konuda bilimsel çalıştaylar yapılmasını ve köklü sistem değişikliği gerektiğini vurguladı.

Sayıştay raporları ve sözlü sınavlar: Sistem şart

Her üniversite için hazırlanan Sayıştay raporlarında tekrarlanan usulsüzlüklere işaret eden Ünlü, en az beş yıllık verilerin analiz edilip sorunların kaynağına inerek net çözümler üretilmesini önerdi.

Diyanet: Memur tayin dönemi kira artışı kul hakkıdır
Diyanet: Memur tayin dönemi kira artışı kul hakkıdır
İçeriği Görüntüle

Ünlü’nün bir diğer önemli uyarısı ise sözlü sınavlar üzerine geldi: “Araştırma görevlisinden görevde yükselme sınavlarına kadar tüm sözlü sınavlarda nesnel ve şeffaf kriterler kurulmalı” dedi.

Sınavsız atamalar ve rektörlükte başarının ölçülmesi

Sayıştay raporlarında sıkça karşılaşılan “sınavsız atanan idari kadrolar” konusunun da masaya yatırılmasını isteyen Ünlü, bu atamaların adeta “sıçrama tahtası” gibi kullanıldığını söyledi ve YÖK’ün bu konuda çözüm üretmediğini ifade etti.

Rektör atamalarında ve görevde kalıp kalmamalarında net başarı kriterlerinin oluşturulması gerektiğini de belirten Ünlü, üniversitelerin “sıradan kamu kurumu” olmadığını, başarılı üniversitelerin arkasında başarılı rektörlerin bulunduğunu hatırlattı.

Rektör atamalarında yasal boşluk: “Profesör kadrosu” meselesi

Ünlü’nün yazısındaki bir diğer dikkat çeken başlık ise rektör atamalarında yaşanan teknik sorunlar oldu. Ünlü, rektör kadrosunun kanunda yer almaması nedeniyle atamaların hâlen profesör kadrosu üzerinden yapıldığını ve bunun maaş ödemeleri dahil birçok sorun yarattığını belirtti. Özellikle vakıf üniversitelerinden veya başka kurumlarda görev yapan kişilerin rektör atanmasında “kişiye özel ilan” açılması gibi garip yöntemlerin devreye girdiğini söyledi.