Gündem

Vatandaşlar milletvekillerine sağlanan ayrıcalıklardan rahatsız

Enflasyonu düşürmenin yöntemi belli. Ya harcamaları kısacaksınız ya da gelirleri arttıracaksınız. Şuana kadar kamu harcamalarını kısan ciddi bir adım atılmadı. Özellikle milletvekillerinin harcamalarının kısıldığına dair bir şey duymadık.

Abone Ol

Her geçen gün hayat pahalılığı vatandaşları adeta mengenedeki maddeye döndürdü. Minibüs yerine yürümeyi tercih eden insan sayısı artıyor dersek daha iyi anlaşılır. Gerçek enflasyonla yani vatandaşın günlük hayatında hissettiği enflasyonla açıklanan enflasyon arasında dağlar kadar fark var.

Bazıları lüks lokantalardaki kalabalığa bakıp ülkede yoksulluk yok diye yanılgıya kapılanlar çıkabilir. Evet lüks lokantalar ve lüks araçlar çoğaldı. Ama ekmek kuyrukları da çoğaldı. Askıda ekmek alanlara bakınca ezilen insanları anlıyorsunuz.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Meclise sürekli gelir arttırıcı kanun teklifi sunuyor. Elbette bunu yapmalı. Buna diyecek bir şeyimiz olamaz. Ancak kamu harcamalarında da kısıntıya gitmek için düzenleme gerekmez mi?

Mesela 5335 sayılı Kanundaki çift maaş alanlar hiç mi gözüne batmıyor? Belki de böyle bir düzenlemeyi Meclisten geçiremeyeceğini düşünebilir. Haksız da sayılmaz. Ancak her ne pahasına olursa olsun Meclise çift maaş alanlarla ilgili düzenleme getirilmelidir.

Böyle bir düzenleme hem görev maaşı hem de emekli maaşı alan milletvekillerinin canını sıkabilir. İyi de normal vatandaşa sağlanmayan ayrıcalıklar seçimle gelenlere niçin sağlanıyor? Vekillerinin canını sıkmayalım derken asillerin canı fena halde sıkılıyor.

Böyle olunca da milletvekilleri vatandaşın halinden anlamıyor. Emekli olduğu halde göreve devam eden milletvekili 379 bin TL alıyor. Emekli olmayanlar ise 229 bin TL maaş alıyor. Bu maaşları alanların vatandaşın ve asgari ücretlinin halinden anlaması mümkün olmaz.

Şuana kadar milletvekili ayrıcalıklarının kaldırılmasına yönelik ne iktidar ne de muhalefetten hiçbir adım atılmadı. Böyle olunca da asil vekil ayrışması ortaya çıkıyor. Her konuda laf yarıştıranlar ne hikmetse milletvekillerinin ayrıcalıkları konusunda hiçbir laf etmiyorlar.

Asile yapılmayan ayrıcalık vekile de yapılmamalı

Buna göre emekli maaşı kesilmeden memur maaşı, kamu görevi maaşı veya özel sektörden maaş alacaklar şunlardır:

1- Cumhurbaşkanlığına seçilenler.

2- Dışarıdan Bakanlar Kurulu üyeliğine atananlar.

3- Yasama Organı üyeliğine seçilenler.

4- Mahalli idareler seçimleri sonucuna göre görev alanlar.

5- Sadece toplantı veya huzur ücreti ya da hakkı ödenen görevleri yürütenler ile yönetim ve denetim kurulu üyeliği ücreti karşılığında görevlendirilenler.

6- Yaş haddini aşmamış olmaları kaydıyla her derece ve türdeki örgün ve yaygın eğitim kurumlarında ders ücreti karşılığı ders görevi verilenler (üniversitelerde ders ücreti karşılığı ders görevi verilenler hakkında yaş haddini aşmamış olmaları kaydı aranmaz.).

7-Vakıf üniversitelerinde görev alanlar.

8- Özel kanunlarında emeklilik veya yaşlılık aylığı kesilmeksizin çalıştırılma veya görev yapma hakkı verilenlerden Cumhurbaşkanı tarafından atananlar, Başbakan tarafından atananlar, Bakanlar Kurulu kararı veya müşterek kararname ile atanan veya görevlendirilenler ve Türkiye Büyük Millet Meclisince yapılan seçimler sonucunda görev verilenler.

9- 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 60 ıncı maddesinin (a) fıkrası uyarınca Yasama Organı üyeliğinin bitiminden sonra öğretim üyesi olarak atanmış olanlar.

AYM iptal edene kadar bakan yardımcılarının da emekli maaşı kesilmiyordu. AYM iptal etti de garabet ortadan kalktı.

Burada yer alan ayrıcalıklar hakkında Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in adım atması gerekiyor. Aksi takdirde inandırıcılık sorunu yaşayacaktır. Nitekim de şuan ciddi bir inandırıcılık sorunu var.

Milletvekillerinin ayrıcalıklı sağlık harcamaları

Birde milletvekillerinin ayrıcalıklı sağlık harcamaları bulunuyor. Vatandaş yoksulluktan inim inim inlerken vekillerinin en lüks sağlık harcamaları dahi devletçe karşılanıyor. Devlet bu kadar zenginse vatandaşına da bu zenginliğin yansıması gerekmez mi? Şayet zengin değilse ona görev davranmalıdır.

3671 sayılı Kanun ayrıcalıkları tek tek saymış. Buna göre;

Milletvekillerinin, Yasama Organı Üyeliği ile açıktan atandığı Bakanlık görevi sona erenlerin ve bunların bakmakla yükümlü oldukları aile fertlerinin; ölenlerin aylık veya 5 inci madde gereğince tazminat alan veya müstahak olup da, bu tazminatı 5 inci maddenin üçüncü fıkrasındaki şartlar sebebiyle alamayan dul ve yetimlerinin tedavileri Türkiye Büyük Millet Meclisince sağlanır. (Ek cümle:6/12/2019-7196/49 md.) Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanınca çıkarılan yönetmelikle belirlenir.

(Ek fıkra: 29/3/2018-7104/16 md.) Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri ve bu üyeliği sona erenler ile dışarıdan atanan bakanlar, kamu kurum ve kuruluşlarının tüm sosyal tesis ve imkanlarından, bu tesislerin kullanımına ilişkin ilgili kamu kurum ve kuruluşları tarafından belirlenmiş en uygun esas ve usuller dâhilinde yararlanırlar.

Oh ne güzel asiller sıkıntıdan patlasın vekiller ise en ufak bir sıkıntı içine girmesin Bu düzen böyle devam etmemelidir.